Huma Glukozamin

Glukozamin sülfat, osteoartritin önlenmesinde ve hastalık semptomlarının hafifletilmesinde kullanılan en popüler takviyelerdir. Diz iltihaplanmasından muzdarip hastalar üzerinde yapılan uzun vadeli klinik araştırmalar glukozamin sülfatın negatif semptomların azaltmasında etkili olduğunu göstermektedir.

Glukozamin sülfat, çok yüksek bir biyoyararlanım ile karakterize edilir. Ağızdan alındığında, madde hızlı bir şekilde besleyici sistemden emilir ve dolaşım sisteminde oluşur. Uygulamadan 3 ila 4 saat sonra, glukozamin sülfatın kan konsantrasyonu yavaş yavaş düşer, ancak dozdan bağımsız olarak sonraki 48 saat boyunca ortalama seviyesinin üzerinde kalır. Glukozaminin bir başka karakteristik özelliği, maddenin bağırsaktan emilmesi sonucu kan seviyesinin ani bir şekilde büyümesinden sonra, maddenin konsantrasyonunun katlanarak azalmasıdır. Bu, glukozaminin, insan vücudunun vasküler olmayan organlarına (eklemler ve eklem kıkırdakları) önemli miktarda dağıtıldığını gösterir. Uygulamadan sonra maksimum ortalama glukozamin sülfat konsantrasyonunun, yarı ömrü ile doza bağlı olduğu da gözlenmiştir.

bağ ve kıkırdak dokularının mukavemetini ve elastikiyetini sağlar. Vücutta kolajen sentezini artırır ve mevcut kolajenin yıkımını azaltarak eklemlerin sağlıklı kalmasını yardımcı olur. Güçlü doğal antienflamatuvar (iltihaplanma karşıtı) ve antiaging (yaşlanma karşıtı) özelliklere sahiptir.

glukozaminin kolajen yıkımını azaltma ve kolajen yapımını arttırma etkisini güçlendirmeye, eklemlerle bağlantılı hasarların (kıkırdak ve bağ dokuları gibi) onatılmasına yardımcı olur.

geniş biyolojik etkilere sahip doğal bir organosülfür bileşiğidir. Osteoartrit tedavisinde etkilidir. Cilt dokusunu iyileşmesine ve kırışıklıkları azaltmaya yardımcıdır. Antienflamatuvar ve antioksidan etki gösterir.

vücutta en fazla miktarda bulunan kollajen çeşididir. Vücudun parçalarını oluşturan eozinofilik liflerden oluşur. Organlar, bağlar, tendonlar ve ciltte bulunan Tip I Kollajen kemikleri destekler, cilde gerginlik ve elastikiyet verir, dokuları bir arada tutar ve yaraların iyileşmesini sağlar. Kırışıklıkları azaltır, esnekliği artırır, kemik metrisini destekler, sindirim sistemini destekler ve cilt nemlendirmesini artırabilir. Zayıf veya hasar görmüş tırnakları onarır ve ince telli saçları gürleştirir.

eklem kıkırdaklarını oluşturan kollajenin %60’ı Tip II Kollajenden meydana gelir. Bağ dokularındaki kıkırdak oluşumuna yardımcı olan Tip II Kollajen eklem sağlığını gözetir. Yaşa bağlı eklem ağrıları ve çeşitli artrit semptomları ile başa çıkmada faydalıdır.

Organlarımızı ve cildimizi oluşturan hücre dışı matrisin ana bir bileşeninden oluşan Tip III Kollajen kalp ve kan damarları ile kan dokusunu oluşturmada, cilde esneklik ve sıkılık kazandırmada etkilidir. Kasların, organların ve arterlerin yapısını destekleyerek damarlara elastikiyet, kaslara güç verir.

vücudun birçok yerinde bulunurken, matris yapısı boyunca besinleri taşır, vücudu nemlendirir ve farklı dokularda su tutar. Vücudumuzda bulunan Hyaluronik Asit cildin dolgun gözükmesinde ve yaşlanma belirtileriyle savaşmada önemli bir bileşendir.

cilde gerginlik ve elastikiyet verir, dokuları bir arada tutar ve yaraların iyileşmesini sağlar. Kırışıklık görünümünün azaltılması, ciltteki sarkmaların önlenmesine destek olur. Cilt, saç, eklemler, kemikler ve kan damarları gibi bağ dokularında bol miktarda bulunan bir protein olan kollajen üretiminde önemli bir rol oynar.

Bir ağaç türü olan Boswellia’nın (Akgünlük Reçine Ekstresi) antienflamatuvar ve antioksidan, hafıza geliştirici, osteoartriti azaltıcı, kan-Lipit düzenleyici, ağrı giderici ve karaciğer koruyucu, antibakteriyal, antikanserojen, yara iyileştirici ve antiülser etkisi bulunmaktadır.